Tesadüflere ve başımıza gelen her şeyin bizi bir sonraki maceraya hazırladığına dair inancım her geçen gün artıyor.
Bu sene zor bir dönem geçirirken, bir restoranda sadece merhaba seviyesinde ilişkim olan, neredeyse hiç tanımadığım biriyle karşılaştım. Aramızda “İyiyim senden naber görüşürüz” seviyesinde bir diyalog geçeceğini düşünürken, o kişi gözlerimin içine sevgiyle baktı ve bana “İyi görünmüyorsun, her şey yolunda mı?” dedi. “Hayır değil aslında” diyince, “Benim de değil” dedi ve sarıldık. Mutlaka buluşmak üzere sözleştikten sonra oradan ayrıldım. Sonra o buluşma bir süre başka programlar nedeniyle bir türlü gerçekleşemedi, bu arada sosyal medya ve telefon üzerinden haberleşmeye devam ettik. Derken bir gün buluştuk. O anlattıkça ben kendimi buldum anlatılanlarda, ben anlattıkça o. İkimiz de güvendik birbirimize belki de anahtar buydu. Bazen kalabalıklar içinde yalnız hissederken, sorgusuzca güvenmeyi seçip, hiç tanımadığınız birine açılmak çok daha kolay oluyor. Benzer süreçlerden geçen ve geçmiş süreçleri birbirine benzeyen, yıkıcı duyguları aynı olan iki kadın, saatlerce sohbet ettik, bazen de sustuk. Zamanla kendiliğinden gelişen özel bir ilişki oluştu aramızda, maskesiz ve umut veren.
Bu yazıyı okursa o kendini bilecek. O kadar doğru bir zamanda girdin ki hayatıma; çok minnettarım varlığın için.
Share On